Tavşana genellikle keklik meralarında rastlar, ya köpeğimizin fermasında veya köpeğimiz yoksa attığımız taşla, çalıdan fırlatır avlarız. Özellikle tavşan avının da çeşitleri vardır. Belli başlı tavşan avı çeşitlerini de şöyle sıralayabiliriz: 1. Ferma köpeğiyle arama avı 2. Kopoyla tavşan avı 3. Tazıyla tavşan avı 4. Bek avı veya önezi avı 5. Tarama avı 6. İz avı Ferma köpeklerle yapılan zevkli bir avdır. Yukarda belirtildiği gibi genellikle keklik ve çil avı ile birlikte yapılır. Ancak sadece tavşan aranacaksa, hava şartları, bilhassa gecenin nasıl geçtiği, rüzgâr durumu gözönünde tutulur. Hava poyraz ve rüzgârlı ise, Güney yamaçlardaki dereciklerde, tabandan ziyade sırta yakın yerlerdeki fundalıklar, kuytu taşlıklar aranır. Lodos havalarda tavşanı Kuzey bölgelerinde tabana yakın oyuntular ve yarıntılar kenarında aramak mümkündür. Sakin ve kuru ayazlı geçen gecelerde tavşan sırtlarda herhangi bir yerde yataklanır. Tavşan, köpeğin fermasında genellikle fazla sabredemez. Hele avcının da köpeğe yaklaşması üzerine fırlar. Tavşan fırlar fırlamaz köpek de çok zaman arkasından atılacağı için hemen ateş etmek tehlikelidir. Köpeği de vurmak veya yaralamak ihtimali vardır. Tavşanın zikzaklarını yapıp bir istikamete yönelmesini beklemek, 15-20 metre uzaklaştıktan sonra, tabiatıyla arazi yapısı müsait ise, atış yapmak uygundur. Köpek olmadığı zamanlarda, çalılar taşlanır, ses çıkartılarak tavşanı ürküterek kaçması sağlanır. Arama avında yavaş hareket etmek, zaman zaman duraklamak faydalıdır. Tavşan, hizasına gelen avcıyıgenellikle bir miktar geçirdikten sonra ters istikamete kaçmayı dener. Böyle hallerde tüfeği aniden omuzlayıp ateş etmede ufak bir dikkatsizlik, sağında veya solundaki arkadaşa saçma değdirmeye sebep olur. Bu sebeple çalı, dikenlik gibi, dibinde tavşan yatabileceği tahmin edilen yerlere, fırlayan tavşan ileri kaçacak şekilde yanaşmalıdır. Kopoylar özellikle tavşan avı için yetiştirilen av köpekleridir. Polonya ve Balkan menşeli olan bu köpekler, yurdumuza tahminen 90-100 yıl önce getirilmişlerdir. Bu köpekler yerde iz sürerek, yani toprakta izle kalan avın kokusunu takip ederek, avı yatağında bulan kaldırıp kovalayan ve avcının önüne süren köpeklerdir. Yaban domuzu, geyik, karaca hatta çakal, tilki avlarında da kullanılırlar. Tavşana alıştırılan köpekler tavşanın izini bulur. Bu izi takiple yatağından tavşanı kaldırır ve kovar. Kopoyla tavşan avı da oldukça zevklidir. Sabahın erken saatinde köpekler meraya salınır. Bir tavşan izini bulan köpek kesik kesik fasılalı havlamaya başlar. Buna köpek “oynak izinde” denir. Havlamalar zaman zaman kesilir, zaman zaman duyulur. Köpek, izi doğrultusunda yatak izine doğru gider. Yatak izinde kopay daha sık ses verir ve tavşanı yatağından fırlatınca değişik bir tonda, adeta bir yerine taş yemişcesine bağırmaya başlar. Bunun için “tavşan vaveylayı kopardı” tabiri kullanılır. Tavşan peşinde aynı tonda ve aynı fasılalarla havlayarak takip eder. Tavşan da peşinden gelen kopaydan kurtulmak için yana ileriye uzun sıçrayışlar yapar. Hatta bazen köpeği geçirerek ters istikamete dönebilir. Böyle hallerde, köpeğin sesi bir ara kesilir, oynak izinde gibi kesik kesik aralıklı havlar. Bu arada izi kaybettiği yerde daireler çizer veya eski izi bularak iz tazeler. Tavşanın izini tekrar bulunca yine takibe koyulur ve aralıksız havlamaları devam eder. Kopoyla tavşan avında çok zaman, köpekleri bir yardımcı zincirleriyle götürür ve vadilerde yamaçların dibinde bırakırlar, avcılar ise sırtı takip ederler. Tavşanı bulup kaldıran köpek vaveylayı basınca avcılar sırtta tavşanın geçeceği münasip geçitleri tutar ve geçen tavşana atış yaparlar. Kalkan tavşan vurulamazsa veya tüfek atılamazsa, köpek tavşanı kovar ve tavşan bir daire çizerek ilk kalktığı yerin yakınından geçer. Bu sebeple çok yakın ve süratli izleyen köpeklerin önündeki tavşan uzak mesafelere kaçar. Bu bakımdan kopoy avında ağır, fakat izi şaşmadan kovan köpek makbuldür. Böyle köpeğin önünde kaçan tavşan zaman zaman durur, gelen köpeğin sesini dinler, çok süratli kaçmaz ve daha yakın mesafeden döner. Bu sebeple tavşanı avlamak daha kolaylaşmış olur. Usta köpekler bazen tavşan izini saatlerce kovabilir. Bu arada pusan tavşanı tekrar bulup kaldırırlar. Tavşanı kovan köpekler tavşanın vurulduğu yere gelince seslerini keser, kan bulaşan yerleri koklarlar ve ekseri yatarak keyiften yuvarlanırlar. Hatta sabah ava çıkarken köpek yere yatıp yuvarlanırsa, o gün avın bereketli geçeceğine dair bir inanış da vardır. Bazı avcılar arasında tavşan vurulunca, tavşanın saatlerce kovup avcının önüne getiren kopoya tavşanın başını veya iç organlarından birini vermek böylece köpeği mükâfatlandırmak adettendir. Ancak bağırsaklarını vermemek gerekir. Çeşitli parazitler bu vesile ile köpeğe bulaşabilir. Tazılar uzun bacaklı, narin yapılı çok süratli koşan ve kuvvetli bir çeneye sahip av köpekleridir. Genellikle tavşan gibi kaçan avları yakalamakta kullanılır. Tazılar daha ziyade düz alanlarda, az engebeli, ağaç ve çalı toplulukları bulunmayan arazilerde av yapabilirler. Yurdumuzda İç Anadolu, Güneydoğu Anadolu, Doğu Anadolu’nun bir bölümü, Güney’de Çukurova ve civarında beslenir. Buralarda tazı avı yapılır. Tazıyla taşvan avına, iyi koşan atlarla gidilir. Aynı zamanda binicilik sporu da bu vesile ile yapılabilir. Tavşanı kaldıran tazı, süratle tavşanı kovalar ve yakalar. Tavşan bu arada zikzaklar sert dönüşler yaparak kurtulmaya çalışır. Avcılar da kovan tazıyı atla takip ederler ve yakaladığı tavşanı alırlar. İran ve Orta Asya’da tazı avı çok gelişmiştir. Yurdumuzda yer yer iyi cins tazılara raslanmakta ise de yavaş yavaş saf kan tazı cinsleri yok olmaktadır. Tazı avına meraklı olanlar için güzel görünüşlü ve güzel güzel koşan tazılar büyük değer ifade eder. Bu av türü sabahın erken saatleriyle, akşamın geç saatlerinde, tavşanların gelip geçtiği yerlerde beklemekle yapılan bir av şeklidir. Bek avında sonuç alabilmek için, tavşanların yatak ve oynak yerlerini, geçitlerini çok iyi tanımak ve bilmek gerekir. Bilhassa orman içindeki çayırlıklar, fundalık ve çalılarla çevrili alanlar ve ekili yerler, bağlar tavşanların yemlenmek için gittikleri yerlerdir. Önezi avında av süresi kısadır. Güneşin batışından alaca karanlık bastırasıya kadar iyice seçip beklediğimiz yerin yakınından bir tavşan geçerse avlamak mümkün olur. Sabahleyin de yatak yerlerine yakın geçitler ve patikalar beklenir. Bu süre de tan yerinin ağarmasından güneş doğuşuna kadar sürer. Sabah beki, akşam bekinden daha verimli olur. Zira , akşamları tavşanlar oldukça geç hareket ederler. Mıntıkayı iyi tanıyan, tavşanların yatak ve oynak yerlerini ve geçitlerini iyi bilen avcılar önezi avında başarılı olurlar. En az 5-6 avcı olmalıdır. Ülkemizde daha ziyade sadece avcılar kol teşkil ederek tarama avı yaparlar. Bilhassa düz ve az engebeli arazilerde, tarım alanlarında verimli olur. Avcılar 20’şer adım mesafeyle sıralanır ve kol halinde ses çıkartarak, ağır ağır ilerler. Burada bilhassa aynı hizada gitmeye dikkat edilir. Karlı havalarda tavşan izleri takip edilerek yapılan bir av türüdür. Bilhassa taze karda izleri bulmak kolaylaşır. İz avı da tecrübe ve bilgi ister. Oynak izlerini, yatak izini ayırdetmek tecrübe ister. Birçok tecrübeli avcı karda gördüğü bir tavşan izini kolayca takip eder ve yatağını eliyle koymuş gibi bulur. Kar fazla ise tavşanın yattığı yer daha kolay bulunabilir. Yumuşak karda tavşanın hareketi de zordur. Kara gömüldüğü için yavaş hareket eder. Ancak, karda yürürken meydana gelen kıtırtılı sesleri tavşan kolayca duyduğundan genellikle uzaktan fırlar. Karın yumuşak zamanında çalı diplerinde görülen yan yana iki sarımtrak delik, tavşanın (veya sansar gibi diğer bir hayvanın) teneffüs ederken meydana getirdiği izdir. Bu izler de tavşanı ele verir. Tavşan avı için; düz bir mera av bölgeniz ise, 3-1 tüfek iyi bir tercihdir. Eğer sık ormanlık alanlarda tavşan avına çıkmışsanız 5-4 tüfek tercih nedenidir. Tüfeğin süperpoze (altalta namlulu) yada çifte (yanyana namlulu) olarak seçilmesi avcının tercihine ve zevkine kalmıştır. Tavşanın avında kullanılacak saçma numarası 4-5’tir. En iyi mesafesi de 25 m.’dir. 40 metreye kadar iyi bir isabet sağlanırsa da 40 m.’den sonra saçma hüzmesi çok dağılacağından isabet ihtimali azalır ve isabet edecek 1-2 saçma da tavşanı ancak yaralar. Yatakta tavşana ateş etmek de avcılığın etik anlayışına sığmaz. Her hayvana kaçma fırsatı verilmelidir. Doğru kaçan tavşanın kulak istikametine, üstümüze gelen tavşanın ön ayakları hizasına atış yapılmalıdır. Yan geçen tavşana ateş ederken de önelem payı verilmelidir. Her avda olduğu gibi tavşan avında da tavşanın çeşitli özellikleri bilindiği takdirde, avlakta arayıp bulmada ve avı vurmada başarı oranı artar. Normal usullerle ve kanuni süreleri içinde avlandığı takdirde, yüksek üreme potansiyeline sahip bu hayvana bütün avlaklarımızda bol bol rastlamak mümkün olacaktır. Alıntıdır.